GARİP VE İLGİNÇ OLAYLAR
10 Nisan 2020 Cuma
2 Ocak 2020 Perşembe
1 Ocak 2020 Çarşamba
Cehrî Zikir yapan Sığırcık Kuşları
Konya Hacıveyiszade Camii'inde, gurub vakti cehrî Zikir yapan Sığırcık Kuşları
3 Aralık 2018 Pazartesi
Bir karıncanın sigara izmaritini yuvasına götürmek için gösterdiği azim ve çaba görenleri şaşırttı.
Bir karıncanın sigara izmaritini yuvasına götürmek için gösterdiği azim ve çaba görenleri şaşırttı.
Antalya'nın Alanya ilçesinde bir karıncanın sigara izmaritini yuvasına götürmek için gösterdiği azim ve çaba görenleri şaşırttı.
Yaklaşan kış öncesi gıda ve dolgu malzemelerini yuvalarına taşımaya çalışan karıncalardan birisi, kendisinden en az 10 kat büyük izmariti yaklaşık 16 metre uzaklıktaki yuvasına taşıdı.
İzmariti 5 metre durmaksızın götüren karınca, önüne çıkan basamağı aşmak için bayağı çaba sarf etti. Yaklaşık 25 santimetre olan engele tırmanmaya çalışan karınca tam engeli aşmak üzereyken aşağı kaydı. Dördüncü denemesinde de engeli geçemeyen karınca, engeli farklı bir yerden aşmak için arayışa girdi. Engelin biraz soluna doğru giden karınca, kaygan olmayan yer bularak sonunda tepeye çıkmayı başardı. Tepede yaklaşık 50 santimetre daha ilerleyen karınca bu kez aşağı inmenin yollarını aradı. Hiç dinlenmeyen karınca, izmariti 25 santimetre yüksekte bulunduğu yerden aşağı atmak yerine ağzıyla tutarak indirdi. Önüne çıkan ufak engelleri de aşarak 10 metre daha giden karınca yuvaya yaklaşmayı zorda olsa başardı.
İzmaritle gelen karıncayı gören yuvadaki diğer karıncalar da el birliğiyle kışın dolgu malzemesi olarak kullanacakları izmariti yuvaya soktu. Olaya şahit olan vatandaşlar karıncaların hem kendi ihtiyaçlarını karşıladığını hem de belediye temizlik görevlilerine yardımcı olduğunu söyledi.
İzmariti 5 metre durmaksızın götüren karınca, önüne çıkan basamağı aşmak için bayağı çaba sarf etti. Yaklaşık 25 santimetre olan engele tırmanmaya çalışan karınca tam engeli aşmak üzereyken aşağı kaydı. Dördüncü denemesinde de engeli geçemeyen karınca, engeli farklı bir yerden aşmak için arayışa girdi. Engelin biraz soluna doğru giden karınca, kaygan olmayan yer bularak sonunda tepeye çıkmayı başardı. Tepede yaklaşık 50 santimetre daha ilerleyen karınca bu kez aşağı inmenin yollarını aradı. Hiç dinlenmeyen karınca, izmariti 25 santimetre yüksekte bulunduğu yerden aşağı atmak yerine ağzıyla tutarak indirdi. Önüne çıkan ufak engelleri de aşarak 10 metre daha giden karınca yuvaya yaklaşmayı zorda olsa başardı.
İzmaritle gelen karıncayı gören yuvadaki diğer karıncalar da el birliğiyle kışın dolgu malzemesi olarak kullanacakları izmariti yuvaya soktu. Olaya şahit olan vatandaşlar karıncaların hem kendi ihtiyaçlarını karşıladığını hem de belediye temizlik görevlilerine yardımcı olduğunu söyledi.
Karıncanın başarısını şaşkınlıkla izleyen Mustafa Özen, "Karınca uzun mesafeden sigara izmaritini yılmadan taşıdı. Üst üste 9-10 defa engelleri aşmaya çalıştı. Sonunda yuvaya izmariti ulaştırmayı başardı. Sigara izmaritini yuvada ne yapacağını tahmin bile edemiyorum." dedi. İbrahim Yılmaz da merakını gidermek için takibe aldığı karıncanın azminin kendisini derinden etkilediğini belirtti. Önüne çıkan engelleri zor da olsa aşan karıncanın sigara izmariti yuvasına taşıdığını an be an gözlemlediğini kaydeden Yılmaz, "Sigara izmaritini yuvasına götüren karıncaların 'tiryaki' olduğunu düşünüyorum." diyerek espri yaptı.
15 Eylül 2018 Cumartesi
‘Ben şeytanım’ deyip 2 kişiyi öldürdü
‘Ben şeytanım’ deyip 2 kişiyi öldürdü.
Başkent’te durakta otobüs bekleyen vatandaşlara “Siz Müslüman mısınız?” diye soran bir kişi, “Müslümanız” cevabını alınca “Ben de şeytanım” diyerek 4 kişiye ekmek bıçağıyla saldırdı.
Saldırıda 2 kişi hayatını kaybederken, 2 kişi yaralandı.
Olay, Ankara’nın Etimesgut ilçesinde 7 Eylül Cuma sabahı meydana geldi.
Olay, Ankara’nın Etimesgut ilçesinde 7 Eylül Cuma sabahı meydana geldi.
Edinilen bilgiye göre, sabah saatlerinde işe gitmek için otobüs durağında bekleyen vatandaşlar, Hakkı Ç. isimli şahsın bıçaklı saldırısına uğradı. Duraktaki vatandaşlar sağa sola kaçışırken, Mert K., Hayrullah A. ve ismi belirlenemeyen 2 kişi bıçak darbeleriyle yaralandı. Hakkı Ç., yere yığılan Mert K. ve Hayrullah A.’yı bıçaklamaya devam etti. Çevredeki vatandaşlar durumu hemen polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine intikal eden sağlık ekipleri, ağır yaralanan Hayrullah A. ile ismi belirlenmeyen 2 kişiyi hastaneye kaldırırken, Mert K.’nın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi.
Hastaneye kaldırılan Hayrullah A.’nın ise yolda tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadığı öğrenildi. Polis ekipleri, saldırganı etkisiz hale getirerek gözaltına aldı. Daha sonra olayın yaşandığı yerde çevre güvenliği alan polis, durumu Olay Yeri İnceleme Birimi’ne bildirdi. İnceleme ekipleri, olayda kullanılan bıçakla birlikte tüm delilleri titizlikle muhafaza altına alarak durumu savcıya bildirdi. Savcının olay yerinde yaptığı incelemelerin ardından Mert K.’nın cansız bedeni Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı. Gözaltına alınan saldırgan Hakkı Ç., emniyetteki ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Hakkı Ç. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Olayın görgü tanıklarından esnaf Alim Köse, “Oraya gittiğimde ölü ve yaralılar vardı. Orada kanları görünce bir an korktum. Olayı arkadaştan öğrendim. Otobüs durağında bekleyenlere bıçakla rastgele saldırmış. Saldırgan ‘Sen Müslüman mısın?’ diye sormuş. Onlar da ‘Müslümanım’ deyince saldırmış. Orada bir kovalamaca yaşanmış. Yakaladığı kişilere bıçağı vurmuş. Biri kulübenin orada ölmüş. Saldırgan o kişiyi boynundan bıçaklayarak öldürmüş. Onu öldürdükten sonra diğerinin peşinden koşmaya başlamış. Lambaların orada diğer çocuğu tutup bıçaklayarak öldürüyor. Ondan sonra polis geldi ve şahsı etkisiz hale getirdi.
Olay yerinde kelepçeleyip gözaltına aldılar” ifadelerini kullandı.
Ölen Mert K’nın dayısı Eyüp Güneş, “Olayı ilk öğrendiğimizde farklı farklı şeyler söylendi. Daha sonra net olarak öğrendik ki birbirini hiç tanımayan 5 kişi otobüs durağında bekliyormuş. O sırada bir kişi yanlarına yaklaşmış ve ‘Sen Müslüman mısın?’ diye sormuş. ‘Müslümanım’ cevabını alınca, ‘Ben şeytanım’ demiş ve oradaki insanlara saldırmış. Birbirini hiç tanımayan 4 kişiyi bıçak darbeleriyle yaralamış. Yeğenimiz de olay yerinde vefat etti. Diğer arkadaşın da hastaneye giderken yolda öldüğünü öğrendik” şeklinde konuştu.
Ölen Mert K’nın dayısı Eyüp Güneş, “Olayı ilk öğrendiğimizde farklı farklı şeyler söylendi. Daha sonra net olarak öğrendik ki birbirini hiç tanımayan 5 kişi otobüs durağında bekliyormuş. O sırada bir kişi yanlarına yaklaşmış ve ‘Sen Müslüman mısın?’ diye sormuş. ‘Müslümanım’ cevabını alınca, ‘Ben şeytanım’ demiş ve oradaki insanlara saldırmış. Birbirini hiç tanımayan 4 kişiyi bıçak darbeleriyle yaralamış. Yeğenimiz de olay yerinde vefat etti. Diğer arkadaşın da hastaneye giderken yolda öldüğünü öğrendik” şeklinde konuştu.
Dayı Güneş, “O şahıs böyle bir katliam yaptı ve bizleri yaktı. Bu olay bizi çok düşündürdü. Yurt dışında meydana gelen terör olayları gibi mi diye düşündük. Adalete güveniyoruz. Biz iki yıl önce kuzenini şehit verdik. İnşallah bu saldırgan gerekli cezayı alacaktır” diye konuştu.
Baba Erkan K. ise, “Saldırganın kanunlar çerçevesinde gerekli cezayı almasını istiyoruz” dedi.
Polisin olayla ilgili incelemeleri devam ediyor.
https://www.dunyavegercekler.com/haber/dehset-ben-seytanim-deyip-2-kisiyi-oldurdu.html
16 Mayıs 2018 Çarşamba
ÖLDÜKTEN 3 YIL SONRA DİRİ OLARAK KÖYÜNE DÖNDÜ
Öldükten 3 Yıl Sonra Mezardan Çıkan Adam
ÖLDÜKTEN 3 YIL SONRA DİRİ OLARAK KÖYÜNE DÖNDÜ
BAŞKA BİR VİDEOSU
ÖLDÜKTEN 3 YIL SONRA DİRİ OLARAK KÖYÜNE DÖNDÜ
Yaşayan ölü: Mustafa Yılmaz
Balıkesir haber: Balıkesir'in Bigadiç ilçesine bağlı Adalı köyünde yaşayan Mustafa Yılmaz'ın (64) hikayesi duyanları şaşırtıyor. 1979 yılında ölü olarak kayıtlara geçen ve Bigadiç'e defnedilen Yılmaz'ın, 3-4 yıl sonra yaşadığı köye tekrar döndüğü iddia ediliyor. Köylüler için 'yaşayan ölü' olan Mustafa Yılmaz'a şimdi nüfus kağıdı çıkartılıyor.
Balıkesir'in Bigadiç ilçesine bağlı Adalı köyünde 'meczup' olarak anılan ve 38 yıl önce öldüğü iddia edilen Mustafa Yılmaz yeniden kimlik sahibi oluyor. 15 yıl boyunca ona evinde bakan ve çiftçilik yapan 69 yaşındaki İbrahim Dede, Yılmaz'a devletin el uzatması için durumu Bigadiç Kaymakamlığı'na anlattı. Harekete geçen Bigadiç Kaymakamlığı nüfus verilerinden elde ettikleri bilgilerle Mustafa Yılmaz'ın 20.02.1979 tarihinde öldüğünü tespit etti. Kaymakamlık çalışanlarının da şaşkınlık yaşadığı olay sonrası Mustafa Yılmaz'a kimlik çıkartılması için resmi yazışmalar yapıldı.
Bigadiç Kaymakamlığı'nda görevli memur Yakup Şahin, kendilerine ulaşan konuyla ilgili işlemleri Kaymakam Altuğ Çağlar'ın talimatı ile hemen başlattıklarını ifade ederek, 'Bigadiç Adalı Mahallesi'nde yaşayan İbrahim Dede amcamız Kaymakamlığımıza 38 yıl önce vefat etmiş fakat halen yaşayan bir amcaya baktığını söyleyerek Bigadiç Kaymakamlığı'na getirdi. Beyanları doğrultusunda ilçe nüfus müdürlüğümüzle irtibata geçerek kendisinin aile kütüğünde 1979 yılında ölü olduğunu öğrendik. Daha sonra Kaymakam beyin talimatı doğrultusunda kendisine nüfus cüzdanı çıkarabilmek için işlemlere başladık. Bigadiç Cumhuriyet Savcılığı ile irtibata geçtik ve vatandaşımızın doğum yerinin Sındırgı Devletlibaba Mahallesi olduğundan dolayı yetkinin Sındırgı'nın Başsavcılığında olduğunu öğrendik. Ve Sındırgı'ya giderek gerekli işlemleri başlattık' dedi.
Amaçlarının bir an önce Mustafa Yılmaz'a kimlik kazandırmak olduğunu söyleyen Şahin, 'Bu amcamız hayatını kendi başına idame ettirememekte. Sağ olsun İbrahim amcamız da hiçbir karşılık beklemeden kendisine bakmış. Biz de buna nüfus cüzdanı çıkarabilirsek bu bizim için en büyük kazanç ve mutluluk olacaktır. Kendisine yaşlılık maaşı bağlamayı ve bakım parası vermeyi de gerçekleştireceğiz' dedi.
Konuşmada zorluk çeken Mustafa Yılmaz ise 'mezardan nasıl çıktınız' sorusuna 'oruç tuttum' diye cevap verirken, 15 yıldır evinde baktığı Mustafa Yılmaz'ın değişik bir kişiliği olduğunu söyleyen İbrahim Dede ise, 'Bu yağmurda karda devamlı bayırlardaydı. Bir gün birinin evinde yatıyor, bir gün cami avlusunda yatıyordu. Üst başı hep ıslaktı. Yaz kış öyleydi. Ben bunu buraya 15 sene evvel yanıma getirdim. 15 senedir ben bakıyorum. Kadıköy'de ölmüş bu. Bu öldüğü zaman bizim köyden iki ormancıyı götürdüler onun yanına kimlik tespiti için. O ormancılar da bununla aynı köydeydi. Bunlara 'tanıyor musunuz' diye sormuşlar. Köyden birkaç kişiyi daha götürüyorlar. Hepsi ölenin Mustafa olduğunu söylemiş. Sonra Bigadiç'e defnettiler' dedi.
Mustafa Yılmaz'ın sürekli oruç tuttuğunu söyleyen Dede, 'Devamlı oruç tutar bu. Yemek vermezsen de yemez. Yemeğini ben yediriyorum. Ben eve aldığım beri oruçlu hep. Ağzına tutmadan yemek yemiyor. Bunun kendine göre hareketleri var. Çok sayıda dua isteyen kişi geliyor buraya. Gelirler bunun duasını alırlar' diye konuştu.
Köyde yaşayan Bayram Karanfil ise Mustafa Yılmaz'ın önceden camilerde takunya yaptığını belirterek, 'Buralarda camide takunya yapardı. Ondan sonra buralardan gitti. Kadıköy'de bir adam ona bakmaya başlamış camide. Sonra bu bir gün bayırlara gitmiş ve orada soğuktan ölmüş. Öldükten sonra buradan iki kişi bunu tanıyor. İkisi de ormancı. Bunları buradan karakol götürdü. Mustafa'ya baktırmışlar kimlik tespiti için. Bu adam Mustafa demişler. Ondan sonra bunu Bigadiç'e gömmüşler. Hatta Sındırgı'dan onların köyünden Yaşar Akkuş diye de birini getirmişler kimlik tespiti için. O da Mustafa olduğunu doğrulamış. Mustafa amca gömüldükten 3-4 sene sonra buralara geldi. Hatta otopsi çizgileri bile var dediler' dedi.
Kendisinin Mustafa Yılmaz ile birebir yaşadığı anısını anlatan Hüseyin Karanfil isimli vatandaş ise, 10-15 yıl önce köye 20 kilometre uzaklıkta bir alanda ağaç kestiklerini ve ormanlık alanda Mustafa Yılmaz'ı gördüklerini belirterek, 'Akşam ezanı oldu ya da olacak hava yağmurlu bir gündü. Ormandan köye dönerken Mustafa meydanda dönüp duruyor. 'Mustafa kardeşim akşam oluyor gel traktöre bindirelim köye gidelim' dedik. 'Ben gitmeyeceğim' dedi. Sonra biz oradan 15 kilometre kadar traktörle gittikten sonra orman deposuna geldiğimizde Mustafa orman deposunda duruyordu. 'Sen bundan yarım saat önce orada değil miydin, sen nasıl geldin buraya' diye sordum, 'ben gelirim' dedi' şeklinde konuştu.
BAŞKA BİR VİDEOSU
https://www.izlesene.com/video/oldukten-3-yil-sonra-mezardan-cikan-adam/10283564
http://www.habergazetesi.com.tr/haber/1029614/ozel-haber-yasayan-olu-mustafa-yilmaz
17 Haziran 2017 Cumartesi
SULTAN MELİK ŞAH (Cesedi çürümeyen şehit)
Fotoğrafta görüldüğü üzere mübareğin cesedi çürümemiş.
SULTAN MELİK ŞAH (Cesedi çürümeyen şehit)
SULTAN MELİK ŞAH (Cesedi çürümeyen şehit)
Erzincan-Kemah'da, Kemah'ın girişinde,Fırat nehrinin kıyısında Sultan Melik türbesi vardır. Halk arasında ''Melik Sultan'' yada kulaktan dolma olarak ''Sultan Melek'' olarak da bilinir. Tarihe baktığımızda Sultan Melik'in Selçuklu hükümdarı Melik Şah olduğunu görüyoruz.
Türbenin dikkat çeken bir özelliği tek bir inanç mensuplarınca ziyaret ediliyor olmayışı. Bölgedeki Alevilerin ve Sünnilerin ziyaret ettikleri ortak mekanlardan biri.
Türbenin dikkat çeken bir özelliği tek bir inanç mensuplarınca ziyaret ediliyor olmayışı. Bölgedeki Alevilerin ve Sünnilerin ziyaret ettikleri ortak mekanlardan biri.
Bu türbede kurban kesen Aleviler ve Sünniler var.Ayrıca bazı gafil vatandaşlarımız türbenin üst tarafında dilek mumu yakmaktalar.Buda açıkça şirktir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)